Son yıllarda kaybedilen dişler için köprü ya da damak yöntemi yerine implant tercih ediliyor. Peki implant nedir? Her türlü diş kaybında uygulanabilir mi? Sorularımızı, Dr. Şerif Özgen cevapladı:
CADDE
Bu yöntemde eksik dişlerin yerine, komşu dişlere dokunmadan, çene kemiği içerisine yüksek oranda doku dostu olan titanyum maddesinden yapılmış vidalar yerleştiriliyor. İmplanta ‘dişin estetiğini ve fonksiyonunu tekrar sağlayabilen tedavi şekli’ demek mümkün.
İmplantın köprü ya da damak protezden farkı nedir?
İmplantlardan önce, kaybedilmiş dişin önündeki ve arkasındaki dişleri keserek (küçültülerek) ‘köprü’ diye adlandırılan sabit ya da halk arasında ‘damak’ denilen hareketli protezler yapılmaktaydı. Özellikle takılıp çıkarılabilen hareketli protezler hastaları estetik, fonksiyon ve psikolojik açılardan rahatsız ediyordu. Ama artık implant uygulamaları sayesinde, çoğunlukla, komşu sağlam dişlere zarar vermeden, hareketli protezlere mecbur kalmadan, kaybedilmiş diş veya dişleri estetik ve fonksiyon açısından yerlerine koyabiliyoruz.
O zaman “Diş implantları bir mucize” diyebilir miyiz ?
Sağlık bilimlerinde hiçbir yöntem mucize değildir; sadece iyi bir çözüm yoludur. Şu asla unutulmamalı; hiçbir protez insanın kendi dişinin yerini tam olarak tutmaz. İmplant iyi bir alternatiftir; ancak ideal olan, yaşam boyu iyi bir ağız bakımı ve düzenli hekim kontrolü altında, insanların kendi dişlerini kullanmalarıdır.
İmplant uygulamalarının yaygınlaşmasından sonra, toplumda gelişen “Dolgu, kanal tedavisiyle veya kaplamayla uğraşamam. Dişimi çektirip implant yaptırırım, rahat ederim” tarzındaki yaklaşımlara ne diyorsunuz?
Bu görüşe son derece karşıyım. Zaten bu, çağdaş diş hekimliğinin tüm dünyada kabul ettiği tartışılmaz bir kuraldır. Tüm hastalarıma ve çevreme şunu söylerim: Dişi ağızda tutabilme şansı yüzde 30’un üzerindeyse, o dişe bu şans verilmelidir. Olası diş sorunlarında ve hastalıklarında diş hekimliği biliminin tüm yolları kullanılarak, dişleri ağızda tutabilecek tedavilerin uygulanmasını öneriyorum. Tüm tedavi yolları tıkanmışsa, çekim kaçınılmaz bir hal almışsa, “Çekim sonrası implant iyi bir seçenektir” diyorum. Mevcut kısmi dişsizlik veya tam dişsizlik durumlarında da bugün implanttan daha iyi bir alternatif bulunmamaktadır.
İmplant her yaşta uygulanabilir mi ?
Büyüme ve gelişmesini bitirmemiş çocuklarda, gençlerde implant uygulanması doğru değildir. Çene içerisine bir vida yerleştirileceği düşünüldüğünde, hastanın kemik gelişimini tamamlamış olması gerekir. Bu yaş, bireyden bireye farklılıklar gösterse de, ortalama 20 yaşını tamamlamış, tıbben bir engeli olmayan ve bölgesel olarak implanta elverişli kemik yapısına sahip herkese uygulanabilir. Genel sağlık açısından, engelleyici durum olmadığı ve kemik yapısı uygun olduğu sürece, implant uygulamalarında üst yaş sınırı yoktur.
Maliyetlerin yüksek olması hastaları korkutuyor. Sizce de pahalı bir uygulama değil mi?
Yüksek maliyetin nedeni, titanyum vidaların pahalı olması. Fakat sağlam dişlerin kesilmeden korunması, damak tabir edilen takmalı, çıkarmalı protezlere hastaların mecbur edilmemesi gibi konforlar hesaba katılırsa, bu maliyete değer diye düşünüyorum. Özellikle hastaların sağlam dişlerini köprü yapmak amacıyla kesip küçültmek, ileride kaçınılamaz sorunlara ve yeni tedavi maliyetlerine neden olabiliyor. Dolayısıyla uzun vadede, implant uygulamaları maliyetini çıkarıyor.
ÇEKiLEN DiŞLERiN YERiNi BOŞ BIRAKMAYIN!
Diş çekimlerini takiben çekim boşluğunun çok uzun süreler (4-5 beş yıl) implant yapılmadan boş bırakılması çene kemiğinin erimesine yol açabilir. Hareketli protezler de kemik erimesini engellemediği gibi, kimi zaman hızlandırabilir. Ağız bakımını iyi yapmayan, temizliğine önem vermeyen kişilerde küçük veya büyük diş eti iltihapları oluşur. Bu iltihaplanmalar kimi zaman herhangi bir belirti vermeksizin kendiliğinden iyileşir gibi olsa da, mutlaka o bölgelerde birtakım sorunlar bırakır ve ciddi kemik erimelerine yol açar. “Ağzımda çürük bile yoktu ama dişlerim sallanıp döküldü” cümlesini sıkça duyarız. Bu durum, dişeti iltihaplanmaları sonucu kemiğin erimesinden kaynaklanır. Sağlam diş, diş eti ve kemik yapısı için dişler, küçük yaşlardan itibaren doğru teknikle günde 2-3 kez fırçalanmalı, mutlaka diş ipi kullanılmalıdır. Altı ayda bir yapılacak diş hekimi kontrolleri de olası rahatsızlıkları önler.