Şiddet içerikli oyun ve filmler çocukları nasıl etkiliyor?

Abant İzzet Baysal Üniversitesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Hülya Ensari, şiddet içerikli oyun ve filmlerin çocukları etkisi altına aldığını söyledi. Doç. Dr. Ensari: Şiddetin televizyonlarda, dizilerde, filmlerde ve haberlerde çok sık işlenmesi, şiddetin normalleştirilmesine, bu tür film, dizi ve oyun kahramanlarının gençlerin kafasında rol model olarak örnek alınmasına neden olabiliyor. Bütün bunlara gerçekten çok dikkat edilmesi gerektiğine inanıyorum dedi.

Başhekim Doç. Dr. Hülya Ensari, son zamanlarda toplumun her kesiminde şiddete eğilimin sıklıkla görüldüğünü belirtti.

Şiddet ve bunun türlerinin toplumdaki yeri ve yaşanış biçimleri üzerinde ciddi anlamda düşünülmesi gerektiğini vurgulayan Ensari, son yıllarda başta psikolojik ve fiziksel olmak üzere birçok anlamda şiddet durumuyla karşı karşıya gelindiğini kaydetti.

Ensari, şiddetin ve bunun topluma sunum şeklinin çok sıradanlaştığına dikkati çekerek, şöyle devam etti:

“Bilgisayarda oynanan oyunlardan izlenen dizi ve filmlere kadar, aileler ile toplumun her kesiminin bu noktada çok dikkatli olması gerekiyor. Eskiden sadece aile içinde şiddete tanık olan çocuklar ve gençler, büyüdüklerinde bu davranış şeklini tekrar edebiliyorlardı. Ama şimdi akıllı telefon ve internet ağının yaygın olmasıyla artık bu rol model, sadece ailesi olmuyor. Ailesinde belki şiddet uygulayan hiç kimse olmasa bile izlenen filmlerin, dizilerin, sosyal medyada takip edilen ünlülerin bu davranışı sergilemesi gençlere, çocuklara örnek olabiliyor. Bu da bu davranış modelinin tekrarlanmasına ya da şiddetin olağan olarak algılanmasına, bu durum karşısında duyarsızlaşmaya sebep olabiliyor.”

Sosyal medya paylaşımlarına ve haber içeriklerine daha fazla dikkat edilmeli

Teknolojinin giderek yaygınlaştığı, sosyal medya iletişim ağlarının çok kullanıldığı günümüzde, akıllı telefon, bilgisayar kullanım yaşının genç ve ergenlik dönemi hatta oyunlarla çocukluk çağına kadar indiğine işaret eden Ensari, “Bu da henüz fiziksel ve ruhsal gelişim sürecini tamamlamamış olan, her türlü değişime açık olan bu yaş gruplarının birçok tehlikeyle hazırlıksız karşılaşmasına neden oluyor.” dedi.

Ensari, bu konuda ailelerin çok dikkatli ve hassas olması gerektiğini, zaman kaybetmeden tedbir alınması gerektiğinin altını çizdi.

Sosyal medya iletişim ağlarını kullananların paylaşımlarına, medya ve iletişim alanında çalışanların ise topluma verdikleri haberlerdeki içeriğe daha fazla özen göstermesi gerektiğini dile getiren Ensari, şunları kaydetti:

“Diziler, televizyon programları ve oyunların içeriğini hazırlayan herkesin de bence çok dikkat etmesi lazım. ‘Basit bir oyun’ diyoruz. Ancak kişi o bilgisayar oyununda karşısındakini öldürdüğü sürece puan kazanıyor. Hep savaşa dayalı oyunlar var. En çok reyting alan dizideki kahramanın şiddet kullanan bir çete lideri olduğunu görüyorsunuz. Filme bakıyorsunuz, çok takipçisi olan birisi aslında hep bir şekilde şiddet içeren sahnelerde aldığı rollerle ünlü olmuş. Şiddetin televizyonlarda, dizilerde, filmlerde ve haberlerde çok sık işlenmesi, şiddetin normalleştirilmesine, bu tür film, dizi ve oyun kahramanlarının gençlerin kafasında rol model olarak örnek alınmasına neden olabiliyor. Bütün bunlara gerçekten çok dikkat edilmesi gerektiğine inanıyorum.”

Ensari, şiddetin televizyonda, dizilerde, filmlerde, bilgisayar oyunlarında veya medyada giderek daha çok yer almasının, “şiddetin normalleştirilmesi” sürecini pekiştirdiğini anlatarak, “Öyle oluyor ki birisi çıkıp büyüğüne şiddet uygulayarak çektiği bir videoyu eğlenme amaçlı paylaşarak, beğeni toplamaya çalışıyor ve bundan mutlu olabiliyor. Dolayısıyla ailelerden başlayarak, okullarda öğretmenlerde, medya-iletişim ağındakilerde ve toplumun her kesiminde bu bilincin olması ve bu bilinçle çocuklara, gençlere ve ergenlere yaklaşılması gerekiyor.” ifadelerini kullandı.

Bunlar da hoşunuza gidebilir...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir