Tüm dünyayı etkileyen koronavirüs salgınının başlangıcından bu yana, virüsün yayılmasını önlemek amacıyla uzmanlar tarafından birçok öneri ve tedbir dile getiriliyor. Bu önerilerden biri de güçlü bağışıklık sistemi için vitamin ve özellikle D vitamini kullanımı. Peki D vitamini yaşa göre kullanımı nasıl olmalı? Dr. Öğretim Üyesi Nilay Aksoy açıkladı.
Pandemiden bağımsız olarak, D vitamini kullanımının çok önemli olduğunu belirten Klinik Eczacılık Anabilim Dalı Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Nilay Aksoy, “Genel olarak, serum D vitamini konsantrasyonunun 30-40 ng/mL arasında olması önerilmektedir, bu düzeyi sağlamak için 70 yaşına kadar günlük 600 IU, 71 yaşından itibaren ise günlük 800 IU D vitamini alımı önerilmektedir.
Günlük gereksinim, yağlı balık ve yumurta gibi gıda kaynakları veya güneş ışığındaki UV ışınlarına maruziyet gibi doğal kaynaklardan sağlanabileceği gibi, D vitamini içeren takviyelerden de sağlanabilir.
Ancak alınması gereken D vitamini takviyesinin dozu ve süresi, eksikliğin ciddiyeti ve hastanın yaşına göre değişmekte olup, takviyeler tıbbi gözetim altında kullanılmalıdır” dedi.
Yüksek miktarda D vitamini kullanımı sağlık açısından zararlı olabilir
Yüksek miktarda D vitamini kullanımı sağlık açısından riskli olabileceğini söyleyen Dr.Aksoy, Pandeminin yarattığı panik hali nedeniyle, “D vitamininin uygun olmayan şekillerde kullanmaya başlandığı görülüyor.
Ancak unutulmamalı ki, yüksek miktarda D vitamini almanın faydasından çok zararları olabilir.
D vitamininin uygunsuz kullanımı, kalsiyum miktarında artışa neden olarak, kafa karışıklığı, sık idrara çıkma, aşırı susama, anoreksi, kusma ve kas güçsüzlüğüne, uzun süreli uygunsuz kullanımı ise kemiklerde mineral kaybına ve ağrıya neden olabilir” diye konuştu.
Bazı kanıtlar destekliyor ancak yeterli değil
D vitamininin aktif formu olan D3ün, kalsiyum ve fosfat metabolizmasının düzenlenmesinde ve sağlıklı bir kemik yapısının sağlanmasında önemli bir rol oynadığını belirten Dr. Aksoy, “D vitamininin COVID-19un önlenmesinde veya tedavisindeki rolü halen tartışmalıdır, bazı kanıtlar riski azaltmadaki rolünü desteklerken, diğer çalışmalar ise herhangi bir etkisinin olmadığını belirtmektedir” ifadelerini kullandı