Yüzünüz yaşınızı ele vermesin
Hayatınızdaki en önemli anların geçmişte kaldığını düşünüyorsanız çok yanılıyorsunuz
Çünkü yüzünüzdeki çizgiler, lekeler ve hatta sivilceler bile yaşadıklarınızdan izler taşıyor.
OKUL BİTTİ
Cilt sorunları
Bu dönemin yani 20’li yaşların en iyi yanı, sivilcelerin artık yavaş yavaş ortadan kaybolması oluyor. Kötü yanı ise büyümenin verdiği hevesle birlikte yaşamın daha da hızlı akmaya başlaması. Gece gezmeleri artıyor ve buna bağlı olarak da göz altında uykusuzluktan dolayı torbalar oluşmaya başlıyor. Bir de güneşin etkisi kendini daha çok hissettiriyor. Çünkü bu yaşlarda tatil, ne kadar yanlış olsa da, bronzlaşma anlamına geliyor. Saatlerce güneşin altında yatmak ise beraberinde cilt lekelerini getiriyor.
Ne yapmalı?
Bu dönemde cilt bakımına daha fazla özen göstermeye başlamak gerekiyor. İlk olarak iyi bir temizleyici almak şart. Bu temizleyici hem makyajı temizlemeli hem de cilde bakım yapmalı. Nemlendirici makyaj temizleyiciler, iyi bir seçenek olabilir. Temizleyicinin yanında yüze, boyuna ve dekolte bölgesine sürülebilecek antioksidan bir nemlendiriciye de ihtiyaç duyulabiliyor. Böylece cilt, çevredeki serbest radikallerden korunmuş oluyor. Önlem alınması gereken bir diğer konu ise güneş. Güneşe karşı koruyucu etkili ve en az SPF 30 özelliği olan bir krem kullanılması gerekiyor. Çünkü güneş, cildin hem erken yaşlanmasına neden oluyor hem de leke oluşturuyor.
YENİ BİR İŞ
Cilt sorunları
İşte stres başlıyor! Bu dönemde ilk olarak işe girme stresi yaşanıyor, işe girdikten sonra ise o işte başarılı olmanın savaşı veriliyor. Hem iş hayatına adapte olmak hem de yeni bir düzene alışmak zor. Yeme düzeniyle birlikte yaşam tarzı da değişmeye başlıyor. Spor yapmaya vakit olmuyor ve her gün bakımlı olmak için düzenli olarak makyaj yapmak gerekiyor. Akşam eve dönüldüğünde ise çoğu zaman yorgunluktan makyajı çıkarmaya bile vakit bulunamıyor. Durum böyle olunca da cilt yağlanmaya başlıyor, gözenekler tıkanıyor ve lekeler baş gösteriyor. Aynı zamanda sıkıntıdan yüze çok fazla dokunulmaya başlanıyor ve bu nedenle de akne problemi yaşanabiliyor.
Ne yapmalı?
Ne kadar zor olsa da, bu dönemde yüz temizliğini ihmal etmemek ve unutmamak gerekiyor. Her gece salisilik asit içeren bir temizleyiciyle yüz temizlenmeli. Kullanılacak temizleyici, cildin yağlanmasını engelleyerek, ölü hücreleri ciltten atmaya yardımcı oluyor. Uyumadan önce tüm cilde glikolik asit içeren bir nemlendirici sürülebilir. Ayrıca haftada bir defa sülfür içeren bir maske uygulanabilir.
EVLİLİK
Cilt sorunları
Yaşamdaki her değişiklik cilde de yansıyor. Evlilik de bunlardan biri. Özellikle evlenme döneminde stres en üst seviyeye ulaşıyor. Eğer kuru bir cildiniz varsa bu dönemde daha çok kuruyor. Egzama gibi cilt sorunları da bu dönemde stresle birlikte görülebiliyor. Ayrıca gelinlik giymenin verdiği stres de cilde yans›yor. Özellikle de dekolte bölgesine bu dönemde dikkat etmek gerekiyor.
Ne yapmalı?
Düğün gününden yaklaşık altı ay önce hazırlıklara başlamanız gerekiyor. Eğer cildinizde özellikle de dekolte bölgenizde sivilce gibi problemler oluştuysa bir dermatologdan yardım almalısınız. Sivilceye iyi gelen kremler ve ilaçlar bu dönemi daha kolay atlatmaya yardımcı oluyor. Düğün fotoğraflarında güzel görünmek için en az üç ay öncesinden her sabah glikolik asit ya da salisilik asit içeren bir temizleyiciyle yüzün temizlenmesi gerekiyor. Bir de peeling uygulaması yapmayı atlamamalıs›n›z. Cilde düzenli olarak peeling yaparsanız ölü hücrelerden kolay kurtulabilirsiniz. Eğer cildinizde lekeler varsa, bunun için fraksiyonel lazerden yardım alabilirsiniz.
HAMİLELİK
Cilt sorunları
Hamilelikte şöyle bir inanış var, bebek kızsa, cildin güzelliği gidiyor, çünkü bebek annenin güzelliğini alıyor. Bunların hepsi sadece hikâye. Bu dönemde ciltte meydana gelen değişikliklerin nedeni bebeğiniz değil, hormonlar. Hormonlar, cildi çok daha güzel ya da çok daha kötü yapabiliyor. Östrojen ve progesteron hormonları nedeniyle akne sorunu görülebiliyor. Melazma denilen gebelik lekeleri de önemli bir sorun. Bu lekeler, hamilelik süresince oluşan hormonal değişiklikler neticesinde oluşuyor ve hamilelik sonuna kadar geçmiyor. Doğumun ardından hormonal seviyelerin normale dönmesiyle birlikte kendiliğinden kayboluyorlar. Hamilelik döneminde görülen cilt sorunlarından biri de damar genişlemesi oluyor. Örümcek şeklinde lekeler ortaya çıkabiliyor. Linea nigra denilen siyah çizgi ise göbek deliği ile kasıkların tam ortasında yer alan koyu bir çizgi olarak oluşuyor ve hamilelik sonrasında kayboluyor. Bir de tabii kilo alıp, verme nedeniyle ortaya çıkan çatlaklar görülüyor.
Ne yapmalı?
Hamilelik döneminde cilt daha hassas olduğu için, cildi tahriş edici ürünlerden uzak durmak gerekiyor. Yulaf içeren ürünler hamilelik döneminde kullanılabilir. Melazmanın oluşmaması için ise güneşten mümkün olduğu kadar uzak durmakta yarar var. Demir oksit içeren ürünlerle güneşten korunabilirsiniz. Hamilelik döneminde tırnaklar ve saçlar da zayıfladığı için bu bölgelere de bakım yapmayı ihmal etmemelisiniz. Çatlak konusuna gelince; önleminizi ilk aylardan almalı ve cildinizi sürekli nemlendirmenin yanında mutlaka bir çatlak kremi kullanmalısınız. Ayrıca annelerinizden kalma bir yöntem gibi görünse de, badem yağının çatlakların oluşmasını engelleme konusundaki etkisini de unutmamalısınız.
35 YAŞ
Cilt sorunları
Bu dönemde östrojen hormonu düşmeye başlıyor. Hormonlardaki bu değişim cilde yansıyor. Kırışıklıklar giderek belirginleşiyor. Özellikle alın, göz ve dudak çevresinde derin olmasa da, ortaya çıkan kırışıklıklar baş gösteriyor. Ayrıca cilt, her zamankinden daha kuru bir görünüm kazanıyor ve parlaklığını yitiriyor. Cilt yapısında ise yine yaşa bağlı olarak incelme görülüyor. Ayrıca yanaklarda ve burunda görülen akneye benzer bir deri hastalığı rosacea, bu yaşlarda birçok kadında görülebiliyor.
Ne yapmalı?
Dermatologlar, bu dönemde göz çevresinde belirmeye başlayan kırışıklıklar için düzenli olarak krem kullanılmasını tavsiye ediyor. Ayrıca göz altındaki torbalara karşı da önlem almalısınız. 35’li yaşlarda cildinizi yüzde 10 glikolik asit içeren bir temizleyiciyle sabahları temizlemelisiniz. Akşamları ise retinol içeren bir nemlendirici sürmeyi ihmal etmemelisiniz. Düzenli olarak cilt bakımı yaptırmaya da bu dönemde başlamalısınız. Bu dönemde görülen akne sorununa karşı ise Benzoyl Peroxide içeren kremler kullanabilirsiniz. Ayrıca gözeneklerinizin açılması için sıcak kompresle cildinize günde birkaç defa bakım yapabilirsiniz. Sıcak, kan akışını hızlandıracağı gibi aynı zamanda cildinizi yumuşatabiliyor. 35’li yaşlarda, kırışıklıklar için düzenli olarak bir serum kullanabilirsiniz.
MENOPOZ
Cilt sorunları
Östrojen, cildin elastikiyeti konusunda önemli rol oynuyor. Östrojen hormonun azalmasıyla birlikte cilt, hem elastikiyetini kaybetmeye başlıyor hem de kırışıklıklar daha çok görülüyor. Bu dönemde cilt daha fazla neme ihtiyaç duyuyor. Gözenekler ise eskiye oranla kapanmaya başlıyor ve sivilce sorunu görülebiliyor.
Ne yapmalı?
İlk olarak cildi her sabah düzenli olarak güneşten de koruyan SPF 30 ve üstü bir nemlendiriciyle nemlendirmek gerekiyor. Ayrıca her gece anti aging özelliği olan bir gece kremi kullanmak önemli. Bu dönemde serum kullanımına da ağırlık verilmeli ve düzenli olarak serum kullanılmalı. Doğru beslenme de cilt için önemli. Antioksidan içeriği zengin besinlerle beslenmeye özen gösterilmeli ve kan şekerini yükselten yiyeceklerden uzak durulmalı. Çünkü şeker kolajen yapıyı olumsuz yönde etkiliyor.
Formsante Dergisi Ocak 2011 Sayısı